40 Dereden Su Getirmek Ne Demek? Mizahi Bir Yolculuk
Sevgili forumdaşlar,
Bugün sizlerle günlük hayatımızda sıkça kullandığımız, ama çoğu zaman işin komedi tarafını fark etmediğimiz bir deyimi konuşalım istedim: “40 dereden su getirmek.” Şimdi hepinizin gözünde o meşhur tabloyu hayal edin: Birisi bir şey yapmak istemiyor, ama bahaneden bol ne var? İşte o noktada 40 dere devreye giriyor. Ben de bu yazıda size hem erkeklerin çözüm odaklı stratejik tutumunu, hem kadınların empatik ve ilişki odaklı yaklaşımlarını, biraz da mizahla harmanlayarak aktaracağım.
Deyimin Kökenine Mizahi Bir Bakış
Elbette “40 dereden su getirmek” deyimi, bir şeyi yapmamak için türlü bahaneler üretmek anlamına geliyor. Ama şöyle düşünün: Bir insan gerçekten 40 dereden su getirmeye kalksa, zaten işten kaytarmak yerine maraton yüzücüsü olurdu! Yani işin içinde ciddi bir paradoks var. Deyim, bahane üretmeyi abartmanın ne kadar absürt olduğunu vurguluyor.
Mesela anneniz size, “Odanı topla” dediğinde siz de, “Ama anne, şimdi toplarsam sonra tekrar dağılır, zaten Einstein dağınıklığı zekânın işareti demiş” diyorsanız… işte tam olarak 40 dereden su getiriyorsunuz.
Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı
Erkekler bu deyimi daha çok stratejik ve çözüm odaklı bahaneler üretmek için kullanıyor. Mesela eşiniz size “Çöpleri çıkarır mısın?” dediğinde, erkek beyninin algoritması şöyle işler:
1. Çöpler ağır → Belim ağrıyabilir.
2. Bugün hava soğuk → Hasta olabilirim.
3. Çöpü çıkarırsam maç başını kaçırırım → Stratejik kayıp.
4. Çöp torbası sağlam görünmüyor → Yolda yırtılırsa rezil olurum.
Ve hop, 40 dereden 4 dakikada su getirilmiş olur. Erkekler burada kendilerini “mantıklı” göstermeye çalışırlar ama aslında evin balkonunda çöp torbası birikiyordur.
Kadınların Empatik ve İlişkisel Yaklaşımı
Kadınlar ise 40 dereden su getirme sanatını daha çok empati ve ilişki yönetimi üzerinden yapar. Örneğin arkadaş buluşmasına gitmek istemiyorsa:
— “Ay canım, senin kalbin kırılmasın diye söyleyemiyorum ama aslında biraz yorgunum. Hem seninle buluşursak muhabbetten çıkamayız, sabaha kadar konuşuruz, o da sağlığıma dokunur, ama sen benim için çok önemlisin…”
Yani kadınlar bahaneleri bile ilişkiye zarar vermesin diye şekillendirir. O yüzden onların “40 dere” versiyonu genelde daha tatlı ve ikna edici olur.
Gerçek Hayattan Mizahi Hikâyeler
Bir arkadaşım vardı, adı Ali. Üniversitedeyken derslere girmezdi. Hocası sorardı:
— “Ali, neden derse girmedin?”
Ali başlardı:
— “Hocam, sabah otobüs çok kalabalıktı. Zaten şoför yanlış yola girdi. Ben de düşündüm ki, geç kalırsam sınıfın düzeni bozulur, bu da derse saygısızlık olur. O yüzden gelmedim.”
Hocanın yüz ifadesi görülmeye değerdi. Ali, 40 dereden su getirmenin canlı örneğiydi.
Bir başka hikâyem ise halamdan. Halam çaya davet edildiğinde gitmek istemezse, “Çay bana dokunuyor” demez. “Geçen gün içtim, uykum kaçtı, gece televizyon izledim, sonra dizim ağrıdı, ertesi gün komşuya gidemedim…” diye zincirleme bahaneler kurar. Hepimiz kahkahadan yerlere yatarız.
Toplumsal Yaşamda 40 Dere Taktiği
İş dünyasında da bu deyim sıkça sahneye çıkar. Patron proje sorar:
— “Neden yetişmedi?”
Çalışan:
— “Efendim, bilgisayar çöktü. Zaten yazılım güncellemesi vardı. İnternet yavaşladı. Sunuculara erişim olmadı. Çaycı bile tatile çıktı!”
Burada erkek çalışan genelde teknik, mantıklı ve sonuç odaklı bahaneler üretirken; kadın çalışanlar çoğu zaman iş arkadaşlarının da durumunu anlatıp empatik açıklamalar yapar:
— “Aslında yetiştirmek için çok uğraştık, Ahmet’in çocuğu hastaydı, Ayşe de fazla mesaiye kaldı, ben de onları yalnız bırakmak istemedim…”
40 Dere ve Mizahi Dersler
Bu deyim bize birkaç şey öğretiyor:
- İnsan bahane üretmekte sınırsız bir hayal gücüne sahip.
- Erkekler stratejik “neden yapmamalıyım” listesi çıkarıyor.
- Kadınlar ise “ilişkiler bozulmasın” diye duygusal bahaneler sunuyor.
- Gerçekte, çoğu zaman işi yapmak, 40 dereden su getirmekten çok daha kolay.
Forumdaşlara Neşeli Sorular
Sevgili forumdaşlar, şimdi top sizde:
- Siz hiç hayatınızda 40 dereden su getirdiniz mi? Hangi bahanenizle gurur duyuyorsunuz?
- Erkek forumdaşlar, siz daha çok stratejik bahaneler mi üretiyorsunuz?
- Kadın forumdaşlar, sizinki daha çok empatiyle süslenmiş “tatlı kaçamaklar” mı oluyor?
- Sizce 40 dereden su getirme sanatı bir meziyet mi, yoksa boşuna zaman kaybı mı?
Hadi bakalım, paylaşın en yaratıcı bahanenizi, gülelim, eğlenelim. Çünkü bazen bahaneler bile hayatı tatlandıran küçük mizah parçalarıdır.
Sevgili forumdaşlar,
Bugün sizlerle günlük hayatımızda sıkça kullandığımız, ama çoğu zaman işin komedi tarafını fark etmediğimiz bir deyimi konuşalım istedim: “40 dereden su getirmek.” Şimdi hepinizin gözünde o meşhur tabloyu hayal edin: Birisi bir şey yapmak istemiyor, ama bahaneden bol ne var? İşte o noktada 40 dere devreye giriyor. Ben de bu yazıda size hem erkeklerin çözüm odaklı stratejik tutumunu, hem kadınların empatik ve ilişki odaklı yaklaşımlarını, biraz da mizahla harmanlayarak aktaracağım.
Deyimin Kökenine Mizahi Bir Bakış
Elbette “40 dereden su getirmek” deyimi, bir şeyi yapmamak için türlü bahaneler üretmek anlamına geliyor. Ama şöyle düşünün: Bir insan gerçekten 40 dereden su getirmeye kalksa, zaten işten kaytarmak yerine maraton yüzücüsü olurdu! Yani işin içinde ciddi bir paradoks var. Deyim, bahane üretmeyi abartmanın ne kadar absürt olduğunu vurguluyor.
Mesela anneniz size, “Odanı topla” dediğinde siz de, “Ama anne, şimdi toplarsam sonra tekrar dağılır, zaten Einstein dağınıklığı zekânın işareti demiş” diyorsanız… işte tam olarak 40 dereden su getiriyorsunuz.
Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı
Erkekler bu deyimi daha çok stratejik ve çözüm odaklı bahaneler üretmek için kullanıyor. Mesela eşiniz size “Çöpleri çıkarır mısın?” dediğinde, erkek beyninin algoritması şöyle işler:
1. Çöpler ağır → Belim ağrıyabilir.
2. Bugün hava soğuk → Hasta olabilirim.
3. Çöpü çıkarırsam maç başını kaçırırım → Stratejik kayıp.
4. Çöp torbası sağlam görünmüyor → Yolda yırtılırsa rezil olurum.
Ve hop, 40 dereden 4 dakikada su getirilmiş olur. Erkekler burada kendilerini “mantıklı” göstermeye çalışırlar ama aslında evin balkonunda çöp torbası birikiyordur.
Kadınların Empatik ve İlişkisel Yaklaşımı
Kadınlar ise 40 dereden su getirme sanatını daha çok empati ve ilişki yönetimi üzerinden yapar. Örneğin arkadaş buluşmasına gitmek istemiyorsa:
— “Ay canım, senin kalbin kırılmasın diye söyleyemiyorum ama aslında biraz yorgunum. Hem seninle buluşursak muhabbetten çıkamayız, sabaha kadar konuşuruz, o da sağlığıma dokunur, ama sen benim için çok önemlisin…”
Yani kadınlar bahaneleri bile ilişkiye zarar vermesin diye şekillendirir. O yüzden onların “40 dere” versiyonu genelde daha tatlı ve ikna edici olur.
Gerçek Hayattan Mizahi Hikâyeler
Bir arkadaşım vardı, adı Ali. Üniversitedeyken derslere girmezdi. Hocası sorardı:
— “Ali, neden derse girmedin?”
Ali başlardı:
— “Hocam, sabah otobüs çok kalabalıktı. Zaten şoför yanlış yola girdi. Ben de düşündüm ki, geç kalırsam sınıfın düzeni bozulur, bu da derse saygısızlık olur. O yüzden gelmedim.”
Hocanın yüz ifadesi görülmeye değerdi. Ali, 40 dereden su getirmenin canlı örneğiydi.
Bir başka hikâyem ise halamdan. Halam çaya davet edildiğinde gitmek istemezse, “Çay bana dokunuyor” demez. “Geçen gün içtim, uykum kaçtı, gece televizyon izledim, sonra dizim ağrıdı, ertesi gün komşuya gidemedim…” diye zincirleme bahaneler kurar. Hepimiz kahkahadan yerlere yatarız.
Toplumsal Yaşamda 40 Dere Taktiği
İş dünyasında da bu deyim sıkça sahneye çıkar. Patron proje sorar:
— “Neden yetişmedi?”
Çalışan:
— “Efendim, bilgisayar çöktü. Zaten yazılım güncellemesi vardı. İnternet yavaşladı. Sunuculara erişim olmadı. Çaycı bile tatile çıktı!”
Burada erkek çalışan genelde teknik, mantıklı ve sonuç odaklı bahaneler üretirken; kadın çalışanlar çoğu zaman iş arkadaşlarının da durumunu anlatıp empatik açıklamalar yapar:
— “Aslında yetiştirmek için çok uğraştık, Ahmet’in çocuğu hastaydı, Ayşe de fazla mesaiye kaldı, ben de onları yalnız bırakmak istemedim…”
40 Dere ve Mizahi Dersler
Bu deyim bize birkaç şey öğretiyor:
- İnsan bahane üretmekte sınırsız bir hayal gücüne sahip.
- Erkekler stratejik “neden yapmamalıyım” listesi çıkarıyor.
- Kadınlar ise “ilişkiler bozulmasın” diye duygusal bahaneler sunuyor.
- Gerçekte, çoğu zaman işi yapmak, 40 dereden su getirmekten çok daha kolay.
Forumdaşlara Neşeli Sorular
Sevgili forumdaşlar, şimdi top sizde:
- Siz hiç hayatınızda 40 dereden su getirdiniz mi? Hangi bahanenizle gurur duyuyorsunuz?
- Erkek forumdaşlar, siz daha çok stratejik bahaneler mi üretiyorsunuz?
- Kadın forumdaşlar, sizinki daha çok empatiyle süslenmiş “tatlı kaçamaklar” mı oluyor?
- Sizce 40 dereden su getirme sanatı bir meziyet mi, yoksa boşuna zaman kaybı mı?
Hadi bakalım, paylaşın en yaratıcı bahanenizi, gülelim, eğlenelim. Çünkü bazen bahaneler bile hayatı tatlandıran küçük mizah parçalarıdır.